Yılmaz Özdil, 09 Ağustos 2024 tarihli yayınında medyadaki gündem ile vatandaşın gündeminin farklı olduğunu dile getirirken yerli ve milli sosyal medya gündemini yorumluyor. Buna yönelik değerlendirmelerini sunuyor.

Son iki aydır medyanın gündeminin “normalleşme, Hamas, sokak hayvanları” olduğunu dile getiren Özdil, Panorama kamuoyu araştırma şirketi en son halka sorduğu “en önemli sorunu olarak ne görüyorsunuz” sorusuna verilen cevaplarda ilk beşin şu şekilde olduğunu ifade ediyor:

1. Ekonomi
2. Kaçak mülteci
3. Adaletsizlik
4. İşsizlik
5. Eğitim

Buradan hareketle medyanın asıl sorunlardan uzaklaştırmak için halkı başka konularla oyaladığı ve asıl yakıcı sorunları tartışmaktan kaçındığı belirtiyor.

Yerli ve Milli Sosyal Medya

Sosyal medya yasakları sonrası İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un “yerli ve milli sosyal medya” ifadesini hatırlatan Özdil, Instagram, YouTube, Pinterest gibi sosyal medya platformlarının kuruluş hikayelerini anlatıyor, kuruluşundaki akademik temellerine vurgu yapıyor. Yerli ve milli sosyal medyanın ancak bilimsel altyapı ile kurulabileceğini söylüyor, “ben cahillere güveniyorum, kimse okumasın diyen profesörü YÖK’e yönetici yaptılar, böyle mi kuracağız” şeklinde eleştirilerini sunuyor.

Yayının sonunda Netflix’in kurucusu Mark Randolf’tan, büyük amcası Edward Burneys’ten ve Burneys’in dayısı Sigmund Frued’dan bahsediyor. Netflix’i geri sararsak birinci kuşaktan Freud’u, ikinci kuşakta Burneys’i üçüncü kuşakta Randolf’u göreceğimizi söylüyor. Netflix’in arka planında böyle bir altyapı varken yerli ve milli sosyal medyanın nasıl kurulacağını sorguluyor.

Öne Çıkan Başlıklar: Sosyal Medya Yasakları

• Medyanın Gündem Yanıltması: Medyada sürekli olarak normalleşme, sokak hayvanları ve Hamas gibi konuların öne çıkarıldığı, fakat halkın asıl gündeminin ekonomi, mülteci sorunu, adaletsizlik, işsizlik ve eğitimsizlik olduğu vurgulanıyor.
• Ekonomik Sorunların Gizlenmesi: İktidarın, ekonomik sıkıntıları örtbas etmek amacıyla toplumun dikkatini başka yöne çekmeye çalıştığı savunuluyor.
• Yerli ve Milli Sosyal Medya Eleştirisi: Yerli ve milli sosyal medya platformları oluşturma çabaları alaycı bir şekilde eleştiriliyor ve Türkiye’de bu tür bir girişimin, yeterli bilimsel birikim ve altyapı eksikliği nedeniyle başarılı olamayacağı ifade ediliyor.
• Bilim ve Eğitim Vurgusu: Dünyadaki başarılı dijital platformların, Nobel ödüllü bilim insanları ve köklü üniversitelerin birikiminden doğduğu, Türkiye’nin ise bu bilimsel altyapıdan yoksun olduğu anlatılıyor.
• Akademik Yetersizlik: Türkiye’deki akademik ve bilimsel yeterliliklerin eksik olduğu, bu eksikliklerin yerli ve milli sosyal medya platformları oluşturma çabalarını engelleyeceği öne sürülüyor.
• Siyasi Eleştiri: Yılmaz Özdil, iktidarın sosyal medya özgürlüklerini kısıtlayıcı girişimlerini eleştiriyor ve yerli ve milli sosyal medya platformlarının hayata geçmesinin imkansızlığını vurguluyor.